28 Aralık 2007 Cuma

Yeni Yıl Kurabiyeleri


Malumunuz bayramı geride bıraktık, şimdi herkes yeni yılın derdine düştü. Her yer yılbaşı konseptine uygun şekilde süslenmiş, kuşanmış. İnsanın içine ister istemez bir coşku, bir sevinç doluyor. Ben de çerçeveye aykırı düşmeyeyim dedim. Aslında bu kurabiyeleri daha önce yapmıştım. Kızım özellikle çam ağacı şeklinde olanı çok sevmişti, 1 hafta boyunca “annem bana ağaçlı kurabiye yaptı.” deyip durmuştu.


Malzemeler:

- 1 paket margarin
- 7 yemek kaşığı şeker
- aldığı kadar un
- 1 adet yumurtanın sarısı
- 1 adet şekerli vanilin
- 1 çay kaşığı tarçın

Süslemesi (royal icing) için:

- 150 gr. pudra şekeri
- 1 çay kaşığı limon suyu
- 1 adet yumurtanın akı
- file fındık ve kırık antep fıstığı

Yapılışı: Oda sıcaklığında yumuşamış margarin, diğer tüm malzemelerle yoğurulur. 1 cm kalınlığında açılarak istenilen kalıplarla şekil verilir. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisinin üzerine dizilen kurabiyeler, önceden ısıtılmış 175 dereceye ayarlı fırında üzeri hafif kızarana kadar pişirilir. Süslemesinin yapılabilmesi için kurabiyelerin soğumuş olması gerekir, aksi halde sıcaktan şekeri erir. Royal icing için; limon suyu, yumurta akı ve pudra şekeri çırpıcı ile homojen bir karışım olana kadar çırpılır. Yapacağınız şekillere göre daha kıvamlı olmasını isterseniz, bir miktar daha pudra şekerini azar azar ekleyebilirsiniz. Royal icingi varsa sıkma şişesi ile, yoksa bir kürdan yardımı ile uygulayabilirsiniz.

27 Aralık 2007 Perşembe

Zeytinyağlı Kereviz


Üst üste verdiğim tatlı et tarifinden sonra, biraz da mideyi rahatlatma zamanı geldi artık. Bunu düşününce de ilk aklıma gelen zeytinyağlı yemekler oldu, onların içerisinden de kısa çöpü çeken kereviz oldu. Kereviz bana biraz tuhaf gelen bir sebze. Bir kere çocukların hiçbiri sevmez, benimkiler de ağızlarına sürmezler. Erkeklerin de çok sevdiklerini söyleyemeyeceğim gözlemlerime dayanarak, ancak ilk gün tazeyken yerler, sonra burun kıvırırlar. Biz kadınlara gelince, kerevizi allayıp pullarız, türlü şekillere sokarız, salatasını yapıp misafir bile ağırlarız onunla. Kısacası büyüyünce severiz yani… Bugün zeytinyağlı olarak yaptığım bir şeklini yazayım, daha sonra diğerlerini yazarım.

Malzemeler:

- 3 adet büyükçe kereviz
- 1 adet orta boy soğan
- 1 adet orta boy patates
- 1 adet havuç
- 1 adet limon
- ½ demet maydanoz veya dereotu
- 1 çay bardağından az zeytinyağı
- tuz ve 1 adet kesme şeker

Yapılışı: Kerevizler soyularak, iri kuşbaşı olarak doğranır ve kararmaması için, içerisine limon sıkılmış suda bekletilir. Soğanlar piyazlık (yarım ay) şeklinde, havuç ise küp küp doğranarak, zeytinyağı içerisinde 2-3 dakika kadar çevrilir. Daha sonra içerisine kerevizler ve patatesler de eklenir ve tencere içerisinde karıştırılarak harmanlanır. Kerevizin içinde beklediği limonlu sudan, sebzelerin üzerini geçmeyecek kadar eklenir. Tuzu ve şekeri de ilave edilerek orta ateşte 15 dakika kadar pişirilir. İnce kıyılmış maydanoz veya dereotu da pişmeye yakın yemeğin üzerine ilave edilir. Limon suyu yerine portakal suyunu da tercih edebilirsiniz.

26 Aralık 2007 Çarşamba

Bisküvili Pasta


Bayramda çayın yanında yaptığım ve aynı günün akşamına kırıntısı kalmayan bir pasta bu. Yapımı da çok basit, yarım saat içinde hemen hazır oluyor.

Malzemeler:

- 2 paket burçak bisküvi (veya Eti kakaolu bisküvi)
- 1 paket çikolatalı puding
- 3 su bardağı su
- süslemek için file fındık ve kırık antep fıstığı

 


Yapılışı: Çikolatalı puding 3 su bardağı su ile, orta ateşte sürekli karıştırılarak pişirilir. Daha sıcakken her bir bisküvinin üzerine birer kaşık dökülerek, bisküviler birbirlerine yapıştırılır. Bütün bisküviler aynı şekilde birbirine yapıştırıldıktan sonra, kalan puding üzerlerine dökülerek pastanın tamamı kaplanır. Aşağıya akan pudingin fazlası temizlenerek çevresine file fındık serpiştirilir, üzeri de antep fıstığı ile süslenir. Pudingin donması için 1 saat kadar bekledikten sonra, ilk dilimi verev şeklinde (pastanın kenarında bir üçgen oluşacak şekilde yanlamasına) kesilir. Böylece içindeki bisküvilerin çizgileri görülebilir.

25 Aralık 2007 Salı

Kavurma


Bu aralar biraz fazlaca et yemeği oldu ama, kurban etlerini nasıl değerlendirebilirim diye düşünüp düşünüp uygulamaya geçiyorum. Bunlardan aklıma gelen bir tanesi de kavurma oldu. Kavurma biraz yağlıca olmasına rağmen lezzeti ve 2 hafta kadar buzdolabında muhafaza edilebilmesinden dolayı tercih nedenimdir. İşten eve geldiğimde “ne yapsam acaba?” endişesindeyken, kavurma imdadıma yetişir. Bazen bir-iki kaşık kavurma üzerine yumurta bile kırarım (lezzet de süper olur ayıptır söylemesi). Bir et sever olarak bu kadar kavurma reklamından sonra gelelim tarife…

Malzemeler:

- 2 kg. koyun eti
- 1 yemek kaşığı tereyağı
- yeteri kadar tuz
-1 çay kaşığı karabiber

Yapılışı: Etin yağları çok fazla ayıklanmadan kuşbaşı olarak doğranır. Derince bir tencereye konularak et kendi saldığı suyu çekene kadar kısık ateşte sık sık karıştırılır, suyunu çektikten sonra tereyağı (hoş koku vermesi için), tuz ve karabiber ilave edilir. Kısık ateşte istenen pişme kıvamına gelinceye kadar 5-10 dakika daha kavrulur. Afiyet olsun…

24 Aralık 2007 Pazartesi

Hindistancevizli Kek


Evlendikten sonra ilk öğrendiklerim arasında olan ve ilk heves neredeyse gelen her misafire yaptığım bir kekti hindistancevizli kek :) Bugün pastabanın birini yaptıysanız diğerini buzluğa atabileceğiniz ve canınız kek çektiği anda buzluktan çıkarıp 20 dakika içerisinde yapabileceğiniz şık bir kek benim için. Hindistancevizi yerine fındık da kullanılan versiyonu mevcut, hatta acıbademe benzeyen bir lezzet elde edebilirisiniz, benden söylemesi :)

Malzemeler:

- 1 adet pastaban (sadece tek bir parçası)
- 1 adet yumurta
- 1 su bardağı toz şeker
- 1 1/2 su bardağı hindistan cevizi
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- 1 adet kabartma tozu

Yapılışı: Yumurta ile şeker iyice çırpılarak köpürtülür. İçerisine sıvı yağ, Hindistan cevizi ve kabartma tozu da eklenerek karışım homojen bir hale gelinceye kadar tekrar çırpılır. Tüm karışım pastabanın üzerine dökülerek, 175 dereceye ayarlı önceden ısıtılmış fırında, üzeri hafif kızarana kadar pişirilir.
 
Püf Noktası: Keki fırından çıkar çıkmaz kesmeyip, ılınmasını beklerseniz daha iyi servis yapabilirsiniz, aksi halde çok gevrek olduğundan kolayca parçalanabilir.

Patatesli Tuzlu Kek


Adının kek olduğuna bakmayın, börek yerine yapılabilecek süper lezzetli bir yiyecek bence. Yiyen herkes de çok beğeniyor, misafirlerinize gönül rahatlığı ile ikram edebilirsiniz.

Malzemeler:

- 8 adet patates
- 1 adet büyükçe soğan
- 3 adet yumurta
- 1 ½ su bardağı un
- 1 su bardağı yoğurt
- 1 su bardağı sıvı yağ
- 1 adet kabartma tozu
- istenilen baharatlar ve tuz

Yapılışı: Patatesler küçük küpler halinde, soğan ise yemeklik olarak doğranarak, büyük kare borcam içerisine dökülür. Ayrı bir kap içerisinde diğer tüm malzemeler, homojen bir karışım elde edene kadar iyice çırpılır. Karışıma tuz, karabiber, köri, pul biber, nane gibi arzu ettiğiniz baharatları ekleyebilirsiniz. Hatta ince kıyılmış dereotu da çok güzel bir lezzet katıyor, arzu ederseniz yarım demet dereotu katılabilir. Kek hamurundan biraz daha kıvamlı olan karışım, borcamdaki soğan ve patateslerin üzerine dökülerek harmanlanır. 175 dereceye ayarlı fırında 35-40 dakika pişirilir. Afiyet olsun…

21 Aralık 2007 Cuma

Arnavut Ciğeri


Bana göre etli mezelerin baştacıdır Arnavut ciğeri. Evdeki iki küçük canavar da severek yedikleri ve besleyici değeri yüksek olduğu için fırsat buldukça yapmaya çalışıyorum.

Malzemeler:

- 1/2 kg. ciğer (kuzu veya dana fark etmez, ancak kuzu olursa daha yumuşak olur)
- 1 su bardağı un
- tuz, toz kırmızı biber, karabiber
-1 çay bardağı sıvı yağ

Yatağı için:

- 2 adet ortaboy soğan
- 1/2 demet maydanoz
- 1-2 çay kaşığı sumak

Yapılışı: Ciğerin üzerindeki zar soyularak, küçük kuşbaşı olarak doğranır. Üzerine tuz, karabiber ve kırmızı biber dökülerek iyice harmanlanır. 1 su bardağı un azar azar dökülerek ciğerin her tarafının unlanması sağlanır. Kızgın yağda sürekli karıştırılarak kızartılır. Ayrı bir kapta soğanlar piyazlık (yarım ay şeklinde) doğranır. Üzerine tuz dökülerek ovuşturulur (böylece acısının çıkması sağlanır) ve su ile yıkanarak iyice suyu süzdürülür. Yıkanıp ince ince kıyılmış maydanoz ve sumak da soğanlarla harmanlanır. Mis gibi Arnavut ciğeriniz hazır işte... Afiyet olsun...

20 Aralık 2007 Perşembe

Kurban Bayramı Menüsü


Bir Kurban Bayramı daha geldi ve hatta birinci günü bitti bile... Bugün herkes çok yoruldu. Erken kalkma, bayram namazı, bayramlaşma, kurban kesme, kurban etinden öğle yemeği, kesilen etleri dağıtma, eş-dost ve akraba ziyaretleri ile yorucu ama bir o kadar da sabırsız ve tatlı bir koşuşturma ile geçti. Bayramı, adamakıllı hissettiren de bunlar zaten.


Bu bayramda da, hep beraber yediğimiz bayram yemeği geleneğimizi sürdürdük. Bu defa maaile eltimlerdeydik, çok yoruldu, hakkını helal etsin. Bir geleneğimiz daha vardır Kurban Bayramı'nda, kurban etinden birer parça da olsa aile efradına yedirmek. Yukarıdaki resimde mangalda cızırdamayı bekleyen şişler ve biftekler görülüyor, ortadaki resimde ise pişipte tabaklara kotarılmış hali. En alt resimde ise tüm sofrayı görüntüledim.

 
Menüde neler vardı hemen sıralayayım;

- Zeytinyağlı yaprak sarması
- Mangalda karışık et
- Arnavut ciğeri
- Peynirli börek
- Turşu
- Baklava

18 Aralık 2007 Salı

Çaylı Kek


Keklerin iç malzemesi hemen hemen aynı olunca, bir-iki malzemeyi değiştirip farklı bir tat yakalamaya çalışıyor insan. Çaylı kek tarifini ilk duyduğumda "acaba?" diye tereddüt etmiştim, ama tarçının o mis kokusunu seviyorsanız denemekte fayda var diyorum.
 
Malzemeler:

- 3 adet yumurta
- 1,5 su bardağı şeker
- 2,5 su bardağı un
- 1 su bardağı çay demi
- 1/2 su bardağı sıvı yağ
- 1 adet kabartma tozu
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 2 tatlı kaşığı kakao

Yapılışı: Yumurtalar ve şeker, karışım beyaza yakın bir renk alıncaya kadar çırpılır. Diğer tüm malzemeler de katılarak, hiç topak kalmayana kadar güzelce karıştırılır. Kalıpla yapıyorsanız kalıbı yağlayarak, alüminyum veya silikon kaplarda yapıyorsanız yağlamaya gerek duymadan karışım dökülerek, önceden ısıtılmış 175 dereceye ayarlı fırında pişirilir. Metal kek kalıbında 45 dakika, alüminyum kapta 35 dakika, silikon kalıpta ise 55 dakikada pişiriyorum.

17 Aralık 2007 Pazartesi

Peynir Tatlısı


Balıkesir Gönen’in hem peynirleri (Sepet peyniri, kelle peyniri, örgü peyniri, lor peyniri vb…), hem de peynir türevleri (höşmerim, peynir tatlısı vb…) çok güzel ve meşhurdur. Bizim de her sene Eylül ayında bir Gönen maceramız olur. Yapımı çok pratik, lezzeti de hafif ve güzel olduğundan, oradan her dönüşümüzde de çantamızda mutlaka 6-7 paket peynir tatlımız bulunur. Bu da son kalan paketten yaptığım tatlıydı, eee bitti ama ne yapacağım şimdi:)

Malzemeler:

- 1 paket peynir tatlısı
- 4 su bardağı su
- 700 gr. şeker
- 250 gr. kaymak
- süslemek için antep fıstığı, ceviz veya hindistan cevizi

Yapılışı: Yayvan bir tencere içerisine su ve şeker konularak kaynatılır. Kaynamaya başladığında tatlılar şerbetin içerisine atılır. Bu arada sürekli karıştırmak ve tatlıların şerbeti emmesini sağlamak için üzerlerine kaşıkla hafifçe bastırmak gerekir. Tatlılar parlak ve hemen hemen 2 kat büyüklüğe ulaştığında tabağa alınır ve soğumaya bırakılır. Daha önceden dışarı çıkarılıp oda sıcaklığında yumuşayan kaymak sıkma torbasına konur ve her bir tatlının üzerine sıkılır. Ben kaymağın üzerine kırık antep fıstığı da serptim, ama arzu ederseniz sadece Hindistan cevizi de serpebilirsiniz. Bir paketten 20 adet tatlı çıkıyor. Paketin üzerinde 1,2 kg. su ve 1 kg. şeker diye yazıyor ama, bu tarif bize hem daha tatlı, hem de daha sulu geldiği için ben yukarıda verdiğim ölçülerle yapıyorum.

16 Aralık 2007 Pazar

Sigara Böreği


Çayın yanında hemen yapılabilecek, tam da Türk damak zevkine hitap eden bir aperatif. Sarıp buzluğa da atabilirsiniz, misafir geldiğinde el altında hemen böreğiniz oluveriyor.

Malzemeler:

- 3 adet hazır yufka
- 250 gr. böreklik peynir
- yarım demet maydanoz
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- 1 çay tabağı su

Yapılışı: Herbir yufka 8 eşit parçaya bölünürerek 24 adet üçgen parça elde edilir. Ayrı bir kap içerisinde böreklik peynir ve yıkanarak ince ince kıyılmış maydanoz harmanlanır. Üçgenlerin geniş kenarlarına peynirli harçtan konulur, her iki ucu biraz içeri doğru katlanarak, kendi üzerinde rulo halinde sarılır. Sivri ucu suyla biraz ıslatılarak, yapışması sağlanır. Böylece börekler kızartılırken açılması önlenmiş olur. Bir tavada sıvı yağ kızdırıldıktan sonra börekler altın rengini alana kadar kızartılır. Afiyet olsun...


14 Aralık 2007 Cuma

Krep (Kaygana)


Hemen hemen tüm hamur işlerinin içine giren yumurta, başlı başına da mutfakların baş tacı bence. Yumurta kızarmışı, haşlanmışı ile benim için her zaman çok büyük bir nimet olmuştur. Krep de özellikle pazar kahvaltıları için, evimizde severek yenilen bir atıştırmalıktır.

Malzemeler:

- 2 adet yumurta
- 2 kahve fincanı un
- 1 su bardağı süt
- 1/2 çay kaşığı tuz
- 1/2 kahve fincanı sıvı yağ

Yapılışı: Yumurtalar kırılarak güzelce çırpılır. Önce süt, daha sonra tuz ve un da katılarak hiç topak kalmayacak şekilde karıştırılır. Küçük boy bir tavaya çok az sıvı yağ dökerek orta hararetli ateş üzerine konulur. (Hatta yağı yumurta sürme fırçasıyla da sürebilirsiniz, ne kadar az yağ olursa o kadar hafif oluyor.) Tavanın dip kısmı tamamen örtülerek yuvarlak bir şekil alacak şekilde sıvı karışımdan dökülür. Tavayı salladığınızda krep hareket ediyorsa, yani artık tavaya yapışmıyorsa diğer tarafı çevrilir. Üzeri hafifçe kahverengi olana kadar aynı işlem tekrarlanır. Bu ölçülerden yaklaşık 7-8 adet krep çıkıyor. Afiyet olsun...

13 Aralık 2007 Perşembe

Sıcak Tahin Helvası


Ne zaman balık lokantasına gitsem, son olarak sıcak tahin helvasından yapılan bir tatlı getirilir. Bu tatlıyı çok sevdiğim için son gittiğimde tarifini istedim. Aslında fırından ilk çıktığında fotoğraftakinden çok daha kabarık bir görüntüsü vardı ama ben sağdan çekeyim, soldan çekeyim derken söndü. Sufle gibi fırından çıkar çıkmaz sıcak servis yapın.

Malzemeler:

- ½ kg. sade tahin helvası
- 1 çay bardağı süt
- 1 çay kaşığı tarçın
- üzerini süslemek için ceviz

Yapılışı: Tahin helvası ufalanarak tarçınla karıştırılır. Üzerine süt ilave edilerek koyu bir bulamaç haline getirilir. Fırın kaplarına döktükten sonra üzerine ceviz serpiştirilir. Kapların ağzına kadar dolmamasına özen gösterin, aksi halde taşıp fırını berbat edebilir. 180 dereceye ayarlı fırında kabarana ve üzeri hafif kızarana kadar pişirilir. Başka gittiğim bir balık lokantasında da aynı tatlıyı alüminyum folyo içerisinde yapmışlardı ve tabanına rendelenmiş havuç koymuşlardı. O da güzeldi, havuç değişik bir tat katmıştı, denenebilir.

12 Aralık 2007 Çarşamba

Tavuk Suyuna Çorba


Soğuk günlerin sıcak iç ısıtıcıları tabii ki çorbalar. Hele ki soğuk algınlığı ve grip dışarıda yeni kurbanlarını beklerken, çorba genelde yemek için ilk tercih edilen oluyor.

Malzemeler:

- 1 adet tavuk göğüs
- 6 su bardağı su
- 1 neskafe fincanı şehriye
- yarım demet maydanoz

Terbiyesi için:

- 1 adet yumurta
- 1 adet limon

Yapılışı: Tavuk göğüs bir tencereye konulur ve üzerine 6 su bardağı su eklenerek kaynatılır. Tavuk pişmeye yüz tuttuğunda dilediğiniz miktarda tuz eklenerek (ben çoğunlukla 1 tatlı kaşığı kullanıyorum) altı kapatılır. Tavuk ayrı bir tabağa alınarak küçük parçalar halinde didiklenir, suyu ise süzgeçten geçirilerek süzülür. Tavuk suyunun içerisine şehriyeler atılarak, pişene kadar kaynatılır. Çorbanın terbiyeli olmasını istiyorsanız :)) bir kase içerisinde yumurta ile limonu güzelce çırpıp azar azar pişmiş çorbanın içerisine ekleyebilirsiniz. En son adımda tavuk parçaları ve ince ince kıyılmış maydanozu da eklerseniz enerji deponuz hazır demektir. Afiyet olsun...

11 Aralık 2007 Salı

Fırında Lüfer


Dün yazdığım Hac Uğurlama Menüsü’nün başrolünü resimde gördüğünüz lüferler oynuyordu. Evde, hangi tarzda olursa olsun pişen tüm balıklardan eşim sorumludur. Her zamanki gibi bunlar da çok güzel olmuştu, elleri dert görmesin.

Malzemeler:

- Kişi başına 2’şer adet lüfer
- 2 adet limon
- 3 adet domates
- 3 adet soğan
- 3 yemek kaşığı sıvı yağ

Yapılışı: Balıklar güzelce ayıklanıp, yıkanarak üzerleri tuzlanır ve yağlanır. Fırın tepsisi de yağlanarak üzerine, 1 cm eninde halka halka kesilmiş limon, soğan ve domates dilimlerinin 2/3’ü yerleştirilir. Tüm bu malzemenin üzerine lüferler bütün olarak yatırılır ve kalan diğer dilimler de üzerine yerleştirilir. 260 dereceye ayarlı fırında 40 dakika kadar pişirilir. Balığın altındaki tüm malzemeler de garnitür olarak balığın yanına konulabilir.

Afiyet olsun…

10 Aralık 2007 Pazartesi

Hac Uğurlama Menüsü


Pazar günü bir davetim vardı. Sevgili görümcem ve eşi önümüzdeki hafta Hac görevini yerine getirmek için Suudi Arabistan’a gidiyorlar, tam 40 gün yoklar. Bizim aile ilişkilerimiz çok iyidir ve hemen hemen her hafta görüştüğümüz için bu süre bayağı uzun bizim için. Gitmeden bir kere yemek yiyelim dedik ve bu menü de böylece doğmuş oldu. Menüde neler var diye şöyle bir göz atarsak;

- Lüfer buğulama
- Domates çorbası
- Kıymalı yufka böreği
- Zeytinyağlı dolma
- Kızarmış elma dilimi patates
- Karışık salata ve roka
- Tahin-pekmez
- Peynir tatlısı

Gecemiz çok güzel geçti, sohbet güzeldi. Umarım hayırlısıyla gider gelirler. Hac görevi için giden tüm Hacı adaylarının Allah ibadetlerini kabul etsin…

8 Aralık 2007 Cumartesi

Etli Nohut


Soğuk kış günlerinde vücudun kaybettiği enerjiyi alması için nohut, ideal bir yemek. Hele bir de yanında tavuklu pilav, ayran ve turşu ile bir kombinasyon yapıyorsanız, lezzetini tarif edemeyeceğim.

Malzemeler:
- 250 gr. kuşbaşı et
- Kişi başına 1,5 avuç nohut
- 1 adet orta boy soğan
- 1-2 adet sivri biber
- 2 yemek kaşığı salça
- Yeteri kadar sıvı yağ

Yapılışı: Nohutlar bir tencereye konularak üzerine su eklenir ve bir taşım kaynatılır. Bir gün boyunca bu şekilde bekletilerek, nohutlar şişmeye bırakılır. Düdüklü tencere içerisine etler yıkanarak konulur ve içerisine su eklemeden ateşte sürekli karıştırılır. Bu süre içerisinde etler su salmaya başlar. Bu arada ayrı bir tavada soğan yemeklik doğranarak hafif yağda kavrulur ve üzerine ince doğranmış biberler ve salça da ilave edilir. Etler suyunu tamamen çekince 2-3 yemek kaşığı sıvı ilave edilir ve yağda biraz daha kavrulur. Daha sonra etlerin üzerine soğan, biber ve salça karışımı ilave edilir ve hepsi kaynaşana kadar karıştırılır. Tuzunu da ilave ettikten sonra, akşamdan ıslatılmış nohutlar yıkanarak tencereye konulur. Üzerini geçecek kadar su ilave ederek son bir kez daha karıştırılır ve kapağı kapatılarak, düdüklü tencerede 30-35 dakika pişirilir.

7 Aralık 2007 Cuma

Tavuklu Karnıyarık Pidesi


Hazır yufkalar her zaman biz kadınların kurtarıcısı olmuştur; önceden sar at buzluğa, arasına peynir koy dörde katla ısıt tavada, büzüştür üzerine yoğurt-yumurta sür ver fırına. Bunun gibi yüzlerce tarifi olan bu değerli yufkamızı saygıyla anıyor, açanların ellerine sağlık diyoruz…

Malzemeler:

- 3 adet yufka
- 400 gr. tavuk diyet göğüs
- 1 adet soğan
- 1 yemek kaşığı domates salçası
- 1 kavanoz hazır garnitür
- 1 adet yumurta
- 1 adet kabartma tozu
- 3 yemek kaşığı yoğurt
- 3 yemek kaşığı sıvı yağ
- Arzuya göre tuz, karabiber, köri

Yapılışı: Yemeklik olarak doğranmış soğan yeteri kadar yağ konularak, bir teflon tavada üzeri pembeleşene kadar çevrilir. İçerisine kuşbaşı olarak doğranan tavuklar da ilave edilerek, tavuklar pişene kadar sürekli karıştırılır. Salça da ilave edilerek 1-2 dakika daha çevrilir. Ateşten indirilen tavuklu karışıma, suyu iyice süzülen garnitür de karıştırılarak bir kenarda soğumaya bırakılır. Bu arada ayrı bir kapta; kabartma tozu, yoğurt ve sıvı yağ bir kapta homojen bir karışım olana kadar çırpılır. Yufka temiz bir zemin üzerine serilir ve üzerine bu karışımdan sürülerek, kendi üzerine katlanır. Elde edilen yarım yufka 3 eşit parçaya kesilerek, geniş kısmına tavuklu harçtan konulur ve büyükçe bir sigara böreği sararmış gibi sarılır. Diğer yufkalara da aynı işlem uygulanır ve tüm börekler fırın tepsisi üzerine alınır. Her bir böreğin üzeri bıçakla, içindeki tavuklu harç görünecek şekilde uzunlamasına yaklaşık 10 cm. kadar kesilir. Üzerine bir yumurta sarısı sürülerek, arzuya göre susam, çörekotu, haşhaş tohumu serpiştirilerek fırına verilir. 175 dereceye ayarlanmış fırında üzeri kızarana kadar pişirilir.

Püf Noktası: Bu börek bir gün buzdolapta beklerse daha çok kabarıyor. Benim gibi, misafirin geleceği gün hazırlığını bir türlü bitiremeyenler için, önceden yapılıp kenara atılabilecek bir tarif.

6 Aralık 2007 Perşembe

Doğumgünü Menüsü



Özel günleri kutlamayı ve hatırlanmayı çok severim, zaten kim sevmez ki? Kendimi bildim bileli ailem daima doğum günlerimi hatırlamış ve küçük bir parti havasında pasta kesilmiştir. İnsan ailesinde nasıl görürse, büyüdüğünde de onu uygularmış ya, ben de çocuklarıma her doğum günlerinde bir-iki aperatif hazırlayıp, ailecek toplanıp alkışlar arasında bir pasta kestiririm. Büyük kızım Sena, bu sene Mc Donald's da arkadaşlarımla doğum günü yapalım deyince kıramadım, ama ailem de olmayınca içime sinmedi. Ben de, annem ve babamın geleceği bir günü fırsat bilerek ve pratik bir şeyler yaparak, bir süpriz parti hazırladım. İki kızımın da çok hoşuna gitti. Resimde sağ köşede, gözleri yanan mumlara odaklanmış olan küçük canavar Aslı, aslında kendisinin doğum günü olduğunu sanıyordu. Yaptıklarımı zamanla yayınlayacağım ama doğum günü menüsünde neler var bir sıralamak istedim;

- Ton Balıklı Sandviç
- Patates Salatası
- Tavuklu Karnıyarık Böreği
- Kakolu Topkek
- İncir Tatlısı
- ve tabiki Pasta

Zaman zaman kendi pasta denemelerim olmuştur ama bu seferki doğum günü pastası Pelit'ten. Ailecek pasta ve kurabiyelerinin her çeşidini çok severiz, bu meyvalı-saçaklı olanıydı. Çok da nefisti, ustalarının ellerine sağlık...

5 Aralık 2007 Çarşamba

Bağdat Ocakbaşı Cezayir'in Yeri


Zaman zaman işten geldikten sonra yemek yapmak çok zor geliyor. O zamanlar, "dışarıda yiyelim bari" ile son buluyor. Geçenlerde yine öyle bir gündü. Hem karnımız çok açtı, hem de yemek çok lezzetliydi, ben de sizler için görüntülemek istedim. Yer Güngören, mekan Bağdat Ocakbaşı, yemek Adana Kebap.

Yolunuz düşerse uğrayın, eminim siz de beğeneceksiniz...

4 Aralık 2007 Salı

İncir Tatlısı


İş yerindeki arkadaşlar arasında incir tatlımız meşhurdur. Ne zaman birbirimizde buluşsak ev sahibine "incir tatlısı yap yeter" denir. Aslında bunun duayeni Narime'dir, ama ben de kendi çabalarımla şu resimde gördüğünüzü yaptım efemm...

Malzemeler:

- 400 gr. kuru incir
- 1,5 su bardağı ceviz içi
- 1,5 su bardağı su
- Süslemek için toz antep fıstığı

Yapılışı: Kuru incirler güzelce yıkanarak sap kısmından kesilirler. Üzerlerini biraz geçecek şekilde su eklenerek, tencerede bir taşım kaynatılır. Suyu çekip şişene kadar 8-10 saat tencerede bırakılır. Herbir incirin tepe kısmından içlerine cevizler doldurularak, fırın tepsisine dizilir. Artan suyundan da dip tutmaması için tepsinin içerisine koyabilirsiniz. 175 dereceye ayarlı fırında, incirler biraz koyu bir renk alana ve suyunu çekene kadar pişirilir.

Arnavut Böreği (İki Yufkalı)



Arnavut böreği dendimi hemen akla börek, ciğer ve pırasa gelir. Börek ve ciğeri anlayabiliyorum, ama pırasa ne alaka bilemiyorum. Ben de bir Arnavut kızı olmama rağmen, evimizde pişen pırasa diğer evlerdeki kadardır yani. Neyse böreğimiz meşhurdur dedik, o zaman geçelim ilk börek tarifimize. Bu böreği teyzeciğim, kendisine gittiğimiz zaman yapmıştı, onun ellerine sağlık...

Malzemeler:

- 1 kg un
- 1 adet margarinden (eritilmiş)
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 2-3 yemek kaşığı sıvı yağ

İç malzemesi için:

- 6 adet soğan
- 3 adet domates
- 2 adet sivri biber

Yapılışı: Un elenerek ortası havuz gibi açılır. 1 tatlı kaşığı tuz, 1 yemek kaşığı sıvı yağ ve ılık suyla kulak memesi yumuşaklığında bir hamur tutulur. Hamur yoğurulduktan sonra iki parçaya ayrılır. Herbir parça yaklaşık 20 cm. kadar açılarak üzeri eritilmiş margarinle güzelce yağlanır. Hamura, eşit aralıklarla yaklaşık 6-7 cm uzunluğunda ışınsal 8 tane kesik atılır. Dikkat hamurun dibine kadar kesmeyin.) Herbir parça hamurun göbeğine doğru katlanır ve her katına erimiş margarinden sürülür. Tüm parçalar birbiri üzerine katlanınca tekrar oklava ile açılarak tepsinin zeminine serilir. Tepsiden biraz daha büyük açmaya gayret edin. Diğer tuttuğunuz hamura da aynı işlem uygulanır, hatta bu biraz daha büyük açılır ki, üst kısmı biraz daha büzgülenerek yerleştirilebilsin. Ayrı bir tavada yemeklik doğranmış soğan ve biberler kavurularak üzerine küp küp kesilmiş domatesler ilave edilir. Domatesler suyunu çektiğinde içine tuzu da katılarak ateşten indirilir. İç malzemesini aklınıza gelebilecek har türlü malzemeden hazırlayabilirsiniz. Bizim favorilerimiz; domatesli-biberli, yoğurtlu-yumurtalı, pırasalı-yoğurtlu, ıspanaklı ve turşuludur. Hazırlanan içi ilk hamur üzerine serpiştirdikten sonra, ikinci hamur da üzerine buruşturularak kapatılır. Alttaki hamurun kenarları, üstteki hamurun kenarlarını örtecek şekilde bastırılır. Böreğin üzerine sıvı yağ sürülerek, önceden ısıtılmış 175 dereceye ayarlı fırında yaklaşık 45 dakika kadar pişirilir. Börek pişerken, zaman zaman üst yufka çok şişebilir, bıçakla şişen yerleri patlatabilirsiniz. İşte iki yufkalı Arnavut böreği bu mudur? Budur:-)

Dikkat parmaklarınızı yemeyin...

3 Aralık 2007 Pazartesi

Damla Çikolatalı Kurabiye


Hem çikolata, hem kurabiye lezzeti ile harmanlanmış, anne eli değmiş gibi bir çay güzeli :)

Malzemeler:
- 1 paket margarin
- 7 yemek kaşığı toz şeker
- 1 adet yumurta
- Aldığı kadar un
- 1 adet kabartma tozu
- 1 adet vanilin
- 1 çay kaşığı tarçın
- 1 su bardağı damla çikolata

Yapılışı: Oda sıcaklığında, yumuşamış margarin ve diğer tüm malzemeler, yumuşak bir hamur olacak şekilde un katılarak yoğurulur. Temiz bir zemin üzerinde 1 cm. kalınlığında açılır ve istenilen kalıpla şekil verilerek kesilir. Yağlı kağıt serili tepsi üzerine serilerek, üzerine istediğiniz oranda damla çikolata serpiştirilir. Önceden ısıtılmış, 175 dereceye ayarlı fırında kurabiyeler hafif renk değiştirmeye başladığında fırından çıkarılır. Afiyet olsun...

Brokoli Salatası



İşte tam bir diyet yiyeceği. Eskiden biraz burun bükerdim ama artık çok lezzetli geliyor, üstelik çok çabuk pişmesi büyük bir kolaylık. Eğer hiç denemediyseniz öneriyorum.

Malzemeler:

- 1/2 kg. brokoli
- 1 su bardağı su
- 1 su bardağı yoğurt
- 1-2 diş sarımsak

Yapılışı: Brokoli güzelce yıkanır. Düdüklü tencereye, buharda pişirme aparatı yerleştirilerek üzerine brokoli çiçekleri yerleştirilir. 1 bardak su eklenerek düdüklü tencerede 10 dakika pişirilir. Tencereden çıkardığınız brokolileri bir tabağa alın, üzerine sarımsaklı yoğurt dökerek servis yapın. Afiyet olsun...

Püf Noktası: Bu tarz pişirmeyi karnıbahar, brüksel lahanası, havuç vb... sebzelerle de deneyebilirsiniz. Hatta hepsiyle karışık bir salata tabağı da hazırlayabilirsiniz. Hem besin değeri açısından, hem de renkli görünümüyle göz doyuruyor.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...